The individual has always had to struggle to keep from being overwhelmed by the tribe. If you try it, you will be lonely often, and sometimes frightened. But no price is too high to pay for the privilege of owning yourself...

Nietzsche

21 Nisan 2011 Perşembe

musicians are my kryptonite

Müzikle az-çok içiçe-dışdışa bi insan olmamdan kaynaklı olarak müzikle ilgilenen insanları severim. Hani illa bi alet edevat çalması mühim değil. Müzikten anlasın yeterli. Hatta müzikten anlamayan bi insanla asslaaa birlikte olmam derken en uzun ilişkimi müzik zevki demetakalın-ebrudestan-asumankrause üçgeninden ibaret olan bi adamla yaşamış olmam beni ikiyüzlü yapabilir. Fakat aslında çok da yanlış bi hareket değil. Neden mi?

Müzik kültürü geniş olan insanların yavaş yavaaaş da olsa yaşadıkları bi eksen kayması vardır. Bakın film kültürü sahibi insanlarda bu olmaz. Müziğin damarı drugs-sex-rocknroll olgusunun üzerine inşa edilmiştir. Dikkat edin taptığımız bütün müzisyenler bunu ilke edinmiş haldedirler. Müziği sadece iyi bir dinleyici olarak benimsemiş olanlarda bu eksen kayması daha hafif boyuttadır. Şerefsiz değil de piç kurusu dolaylarında gezer, daha bi şirin gözükürler gözünüzü. Amma velakin müzikle uğraşan hele hele de geçimini bu yoldan sağlayan birine rastladıysanız.. Hemen yapmanız gerekeni söylüyorum; durun bi kaç adım geri atın ve hiç düşünmeden, ardınıza dahi bakmadan orayı terkedin.

Sahne olayının insanlar üzerinde acayip bi etkisi vardır. Teoman her gece başka bi hatunu nası götürüyor dersiniz. Yakından görüp-sohbet ettiğim için belirtiyorum... Bin tane şeyiniz olsa birini vermeyeceğiniz bi adama sahne ışıkları altında aşık oluyorsunuz. Sonra o da karşınıza geçtiği anda kendini bi rockstar edasıyla devleştiriyor. Lan bu herifte bişi var diyorsunuz. Hele hele eline gitarını alıp gözlerinizin içine baka baka şarkıları bir bir sıraladığında kendinizi prenses olmak üzere olan katemiddleton vari bişi zannetmeye başlarsınız..

Bu noktada tekrar başa dönerek, yapılacakları sıralayalım. Bırak o elindeki birayı çabuk terket ortamı. Çünkü hiçbir temele dayanmayan abartılı duygular hissetmeye başlayacaksın az sonra. Tamamen sahnenin ateşine odaklı mevzular bunlar.. Nerden mi biliyorum. Aynı şey benimde başıma geliyor. Normalde bi mekana gittiğimde 10 erkekten 2si yazıyorsa, sahneye çıktığımda 10 erkekten 8i birbirini parçalayacak hale geliyor. Ve ben adrianalima, meganfox falan değilim.

Bu konuda en tehlikeli cins, müzik yaparak geçimini sağlayan fakat albüm çıkarıp ünlü olabilecek kadar da yeteneğe sahip olmayandır. Çünkü belli bir başarıya ulaşmış olan rockstarların nispeten bi ego dengeleri vardır. Ha o ego da o kadar tavandadırki öyle herkesi beğenmez, 1-2 tanesini seçerler. Tamam bu noktada seçildiyseniz eğer hazzı yaşayın bi süre ama 10 dakika sonra üzerine atlamakta olan kızla samimiyeti ilerlettiğinde cinayet işleme motivasyonuna ulaşmak istemiyorsanız terkedin mekanı. Fakat başarıya ulaşamamış orada burada sürünmekte olan rockstarcıklardaki ego dengesizliği 'ben müzik yapıyorum, ben süperim' içgüdüsüyle doluuup taşaar. Bu kişicikler size çok açık ve net ben tekeşli olamam bebeğim cümlelerini kurarlar. Yedi cihana hükmetmiş padişah bile aşık olup tekeşli olmuşken, padişahtanda büyük rockstarcığımız size 2 gün gösterdiği ilgiyi 3. gün göstermediği anda külkedisine geri dönmüş sindrella misali yerlerde sürünmek istemiyorsanız uzak durun bunlardan.

Gidin arkadaşlarınızla eğlenin, müziğinizi dinleyin, için hatta sarhoş olun ama sahnedeki varlıklarla ilgilenmeyin.